Şunun şurasında 3-5 aylık bir mazisi var. Dr.Rızvan’ın…Daha önceden ne adını duydum,nede yaptığı işi bilirdim.Taa ki; kendisine bir haber hakkında ulaşmak isteyip tarafıma sekreteri aracılığı ile verdiği o cevaba kadar…Konuyu bilenler biliyor.Tekrarlamanın bir manası yok.Eğer o gün kendisi makamından aldığı güçle bana cevap verseydi,bugün ne ben onunla ilgili yazılar yazardım nede olumsuz haberler yapardım.Yaptığımız haberlerinde arkasındayız evelallah…O ne yaptı? Onu oraya koyanlardan aldığı destek ile bize gider yaptı.Dedim ya; “Ben Validen talimat almam…” Ama sen alırsın…
Dediğim gibi kendisini tanımam etmem.Patolog olduğunu öğrendim…İnşallah bu saatten sonra patolojik bir durumumuz olmaz.Lakin patolojik parça onun önüne gidecek…Maazallah sonuçlar ne çıkar Allah bilir.Hipokrat yeminine güvenim kalmadığını bilmesini isterim…
Evet olumsuz yazılarımız oldu.Nitekim kendisi Sultan 1.Murat Devlet Hastanesi Başhekimi…İyi niyet çerçevesinde yürütülmesi gereken bazı durumları,art niyetle yönetirsen idarecilik yapamazsın.Bizde yazılarımızda iyi niyet sınırlarını aşarak başladık araştırmaya.Ohooo neler çıkmadı ki? İnsani ilişkileri ile bir yerlere getirilen hastane kısa süre içinde bir çırpıda darmadağın edildi.Personele,insanlara ters davranmalar,eski yönetimin yaptığı her şeyi ala aşağı etmeler,kişisel meseleleri ön plana çıkartarak hizipleşmeler ve dahası…
Hastanede neler olmadı ki şu kısacık görev süresince? Personel zehirlendi,kreşte çocuklar rahatsızlandı,asansör düştü, personel ölümden döndü.Ameliyathanede malzeme alınamadığı için bir çok ameliyat bazı bahanelerin arkasına sığınılarak yapılamadı gibi bir sürü sorun.Yahu sen daha göğüs bölümünün tabelasını değiştiremedin be!Bide denetimden geçtin sen.Hay seni denetleyene kurban olayım ben…İnsanlar o tabela yüzünden sırasından oldu,asansör gibi bir aşağı bir yukarı çıkmaktan helak oldu.Neden?Çünkü başhekim beyin önemli işleri var…
Yahu evinin bahçesinde ki garaj bile kaçak be!Yazdık ve takipçisiyiz.Bakalım sevgili belediyemiz bu konuda ne yapacak? Görevi kötüye kullanıp görmezden mi gelecek yoksa gereğini yapıp komşularınızın rahatsız olduğu ve kaçak olan o garaj yıkılacak mı?
Yöneticilik,idarecilik ekiple olur.Ama maalesef ekibin boş…Eski yönetimi övmüyorum ama,inan insani ilişkileri insancaydı.
Aklıma gelmişken yazayım! 2004 yılından buyana Edirne Valiliği içinde çalışan hemşirelerin var.Bunları buradan almak istemişsin.Evet haklısın almalısın da.Ama almanın bir adabı var. “Açığım var, yoğun bakım hemşirem yok”deyip ağlaşıyorsun personeli oradan çekmeye çalşıyorsun,kreşinde zehirlenen çocukların olduğu noktaya da hemşiren olmamasına rağmen oraya hemşire göndermeye kalkıyorsun.Yahu komik olma! Hastane bahçesinde olan bir yere hemşire göndermek neyin nesi? Çocuklar zehirlendiğinde bakamadığın o çocuklara hemşire göndersen ne olur?
Kreşte ki olaya gelince! Haberi yaptıktan 15-20 gün sonra açıklama yapıyorsun…Haberleri yalanlamaya kalıyorsun.Yahu kabak gibi her şey ortada.O gece telefonlarımızı açıp bize doğru bilgi verme yolunu seçseydin.Bizde haberi verilen bilgiler doğrultusunda yapardık.İşte gazetecilerin telefonunu açmazsan olacağı budur.Öyle “beni aradılar telefonları bile açmadım”demekle bu iş olmuyor.Sen hastanenin su deposundaki suyuna bak.İçme suyunun durumu pek iç açıcı değil…Zehirlenme olursa başın ağarmasın.Hoş gerçi başını ağartacak bir makam bulursan…
Ha unutmadan? Adli vakalar konusunda hazırlanan nöbet listesinde katakulli yapmışsın! Patolog olarak sende nöbet tutmak durumundasın ama adını sildirmiş ve eskiye olan kininle “ama Selahattin tutmuyordu”demişsin…Tut hocam tut…Nöbet tut.Kişilerle uğraşma,Kişisel olaylara takılma.Hırsının kurbanı olma.Kibirine yenilme.Bak sana bir fırsat sundular ama olmadı be!
Allah kabul etsin.Beş vakit namazında niyazında bir hocasın..Ama namazda niyet Allah için edilir.Ne deriz? “Niyet ettim Allah rızası için namaza” Öyle göstere göstere olmaz.Niyetler karışmasın bu çok önemli…
Yazdığımız haberler sonrasında Bakanlığınızdan bir sürü telefon aldık.Haberler baya rahatsızlık yaratmış.Koca hastaneye neredeyse iyi olmayan yöneticiler yüzünden gölge düşecekti.Bakanlığımız derhal müdahale etti de serüven uzun sürmedi.
Bir konuya da değineyim istedim! Genel Sekreterlik lav edildi.Yetkisiz yetkili birileri o görevde.Hatta adı bile sistemde yazıldı.Haberleri yapıldı,hayırlı olsun denildi.Çiçekler gönderildi.Ama birde baktık ki; bunlar bu işi beceremez denildi.Ve düğmeye basıldı…Şu binanızda sahte stajyerlik işi yapan personeli ne yaptınız? 1 yıl devletten sahte belge ile haksız kazanç sağlamış ya! Onu soruyorum? Atalarımız ne demiş.Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.Bırakında yoğurdu yiğitler yesin…
Sanki bir anons duydum… “Dr.Rızvan patolojiye”diye. Sizde duydunuz mu? Duymadınız mı? Yazıya daldınız tabi…Bakın sizi anons ediyorlar…Anladın sen onu…Güle güle Rızvan hoca…