Şehrimin 204’üncü Valisi olarak görevinin başında olan ve 7 aydır bu görevi geldiği günden buyana layığı ile yapan, geçmiş dönem Valileri ile arasında fark bulunan Kürşat Kırbıyık’ın tavrını ve tutumunu daha yakından izleme fırsatı buldum.
İşim gereği beden dilini iyi anlayan, kişinin duruşundan, üslubundan analizini yapabilen biriyimdir. Bu yüzden Vali Kırbıyık’ın düzenlediği basın toplantısında izlediğim ve en beğendiğim yönünün Devleti iyi temsil ettiğiydi. Vali olarak duruşu ile ciddi ve samimi yaklaşımı ile tam bir Devlet Valisiydi.
Düzenlediği basın toplantısında da zaten konuya girişinde sarf ettiği cümleler ondaki duruşu özetliyordu. Vali Kırbıyık “aslında çok tarzımız olmayan bir iş yapıyoruz. Ben kolay kolay siyasi tartışmaların içerisinde yer alan ya da cevap veren bir insan değilim. Ama bugün bu toplantıyı yapma gereği hissettim”diyerek başlamıştı toplantıya. Konu Saros körfezi ile ilgili yapılan bir toplantı ve toplantı da konuşulan alan başkanlığıydı.
Bu talep ve öneri sonrası rahatsız olan bir kesim tarafından yapılan bazı değerlendirmeler özellikle CHP Keşan teşkilatı ile Edirne İl Başkanlığı ve vekilin söylemleri Vali Kırbıyık’ı fazlasıyla rahatsız etmiş, makama ve onu temsil eden kendisi hakkında sarf edilen sözler bardağın taştığını göstermişti.
Vali Kırbıyık’ın Saros’da etkili-yetkili anlamında çok başlılık olduğunu ve bununda sorunları kördüğüm haline getirdiğini söylemesi üzerine CHP İl Başkanı Fevzi Pekcanlı “eğer siz başsanız ve çok başlılık varsa o da sizin sorununuz”şeklinde açıklamasını Vali Kırbıyık cevapsız bırakmadı ve “Vali olarak benim görevlerimi hatırlatmak bence şık bir durum değil”cümlesi ile her şeyi özetlemişti.
Pekcanlı; vekil adaylığı basamaklarını çıkarken böyle çıkışların kendisine pirim yaptıracağı düşüncesiyle son zamanlarda bu ve benzer çıkışlarını arada sırada yapıyor ama İlin Valisi hakkındaki sözü olmamıştı. Saros Körfezi konusunda Vali Kırbıyık’ın önerisine katılmamak mümkün değildi. Evet hakikaten çok başlılık var. Çanakkale ve Edirne Valilikleri başı çekse de bu iki ilin belediyeleri, İl Genel Meclisleri, muhtarlıkları buradaki birçok konuda söz sahibi durumunda. İmar’dan tutun, yapılacak yatırımlara kadar o kadar çok baş var ki!
Sahilde bir şey yapmak isteseniz, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı,Tarım ve Orman Bakanlığı, Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Emlak, Kültür ve Tabiat Varlıkları, Valilik, başta olmak üzere Belediyeler, İl Genel Meclisi ve Muhtarlıklar bu konuda söz sahibi. Tüm bunlarla insanları uğraştırmaktansa kurulacak Alan Başkanlığı ile burada atılacak her adım kontrol altına alınacak, çarpıklıkların önüne geçilecek, plan dahilinde her şey tek bir elden daha kolay bir şekilde yürütülecekti. Lakin bu olay tek adam düşüncesi ile yatıp kalkan CHP’de bu yönde ön yargılı bir algı oluşturunca Vali hedef tahtasına oturtulmak istendi ama olmadı. Vali sessiz kalmadı ve “haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” sözünü hatırlattı.
Saros’da at koşturanların ve bunlara kimlerin göz yumduğuna bakacak olursak her şey ortada. “Sen yap ben görmeyeyim” diyenlerin zamanında hangi belediyelerden olduğuna bakmakla beraber bu duruma nasıl gelindiğini iyi anlamak lazım. Adeta Saros’u katlediyoruz!
Vali Kırbıyık’ı rahatsız eden ifadelerin diğerleri ise CHP Keşan İlçe Başkanı ve Milletvekili Okan Gaytancıoğlu’nun sarf ettiği “talan, rant, peşkeş çekmek” ifadeleriydi.
Dürüst kişiliği ve devletçi duruşu ile bildiğimiz Valimiz “benim olduğum yerde bunlar olmaz, olamaz” dercesine sert bir dille açıklama yapmış ve kişilik haklarına saldırı niteliğindeki bu sözleri sarf edenlere bunları yakıştıramadığını söylemişti.
Göreve geldiği günden buyana her ne kadar yazmadıysak ta geçmiş dönemlerin hatalarını, eksik ve yanlışlarını Vali Kırbıyık’ın irdeleyip, incelediğini ve varsa bir yanlış üzerine kararlılıkla gidilmesi gerektiği talimatını verdiğini, hatta soruşturma dahi açtığını iyi biliyoruz.
Vali Kırbıyık’a siyasi parti ayrımı gözetmeksizin sahip çıkılması, destek olunması gerektiğini hatırlatmak isterim. 7 aylık görevi süresince kendisine verilen bilgiler doğrultusunda Edirne’yi tanımaya, kimin ne olduğunu anlamaya çalıştığını çok net görüyoruz. Kendisine iletilenleri bile ince eleyip, sık dokuduğunu duyuyoruz. Geçmişte yapılan hataları, çarçur edilen paraların dahi hesabını soruyor. Bu yüzden siyasi çıkarları bırakalım Edirne’ye sahip çıkma ve hak ettiği yere getirme arzusunda olan genç ve dinamik bu insan sahip çıkalım…
Görün bakın Edirne bundan karlı çıkacaktır…