Birileri ne zaman koşmaya kalksa ayağına dolananlar,aşağı çekenler,çekemeyenler,kıskananlar,çamur atanlar,dedikodu yapanlar,fitne fesat sokanlar mutlaka vadır.Yıllarca bu yüzden Edirne kaybetmedi mi?Sen ben kavgalarından Edirne çekmedi mi? Kişisel çıkarların öne çıktığı zamanlarda kaybeden Edirne olmadı mı? Biz ne zaman “biz” dedik? “Ben” demekten başka ne yaptık ne ettik?
Şimdi yazacağım birkaç satır yüzünden beni eleştirenler olacak,yaftayı yapıştıranlar olacak ama benim ne kadar Edirne sevdalısı olduğumu bilenler beni en iyi anlayacaklardır.Zaten anlamayanlarda ilk paragrafta yazdığım satırların içine sıkışıp kalan adamlardır,zavallılardır…
Edirne siyasi iktidarlardan yeterince yararlanamadığı için bugün yerinde sayan,elindeki ile avucundaki ile yetinen varsa yoksa ciğeri,Selimiyesi,Külliyesi,köprüleri ve yağlı güreşleri ile nam salan bir memleket olmuş.Ecdat iyi ki yapmışta Edirneli, elindekinin farkına varmış….
Yaklaşan seçimler öncesinde Edirne’de seçimden uzak bir hava olsada son haftalara girildiğinde işlerin kızışacağına,kesenin ağzının açılacağını,adayların kendilerini parçalayacağına eminim.
Üç parti arasında geçecek olan seçimin birinci sıra adayları durumu çantada keklik gibi görse de günler yaklaştıkça, madalyonun öteki yüzünün böyle olmadığı anlaşılınca ikinci sıra adayların içine kurt düşecek, bayırı yürüyerek değil koşarak çıkmaya başlayacaklar.
Şimdilik 3-0 söylemi ile sahada varlığını gösteren CHP için durumun bu kadar kolay olmadığını hatırlatmak isterim. “Nasılsa Edirne CHP’nin kalesi” diye düşününler 3-0 hayali ile yaşarken elindekinin değerini iş işten geçtiğinde anlayacaklarına eminim.
MHP ise parti içi sorunları aşma derdine düşmüş,basına sırtını dönmüş,AKP’nin Türkiye’deki kötü gidişinin Milliyetçi kanada yansıyacağı hayali ile ilk sırayı garanti görmüş durumda! Ama unutulmamalıdır ki; burası Edirne ve Edirne seçmeni neyi nerde ne zaman yapacağı belli olmaz.Sağ gösterip sol vurur,sola göz kırpıp sağ ile olayı sarıp sarmalar …
Ak Parti ise bugün günümüzün iktidar partisidir.Tartışmasız elindeki kozları iyi oynayarak 2023 hedefini tutturma hayalini sürdürmektedir.Halk her ne kadar sokaklara isyan bayrağı açarak çıkmış olsada işveren sokağa çıkmadığı süre içinde iktidarın kan kaybetmesi pek mümkün gibi görünmemektedir.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği TOBB Mali genel Kurulu geçtiğimiz haftalarda yapıldı.Burada Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu basına kapalı olan bölümde şu dönemde yatırım yapmanın çok riskli olduğunu belirterek üyelerini uyarmış, tabir yerindeyse iş dünyasına bir balans ayarını istemeyerekte olsa yapmıştır.
Yani genele bakarsak AKP oy kaybedecektir ancak iktidarı kaybetmesi gibi bir durum söz konusu olmayacaktır.Hele yine Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasa dahada iyi olacak ama,oda kendini tutamıyor,partisinin kaybettiği oyları gördüğü için kendisini meydanlara ister istemez iktidar hırsından dolayı salmak durumundadır.
Gelelim iktidarın Edirne ayağına.Ayak 2002 yılından buyana Edirne’de hiç oturmadı zaten.Şahsi menfaatlerin öne çıktığı Ak Parti Edirne teşkilatında mücadele edenler başka işler peşinde koştuğu için Edirne milletini yüzünü bir türlü dönememiş,zaman içinde var olan tabanını kaybetmiş,birde Süleyman Soylu Edirne’ye burnunu sokmuş,Genel Merkez Edirne’de Ak partili bulamadığı için DP tabanlı kişileri sahaya sürerek Ak partililerin bu işten elinin ayağının çekilmesine sebep olmuştur.
İl Başkanlığı koltuğuna Trakya Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Rafet Sezen’in oturması ile hem kurum siyasallaşmış,hemde Sezen piyasadaki güveninin kaybetmiştir.Muhafazakar oyları alacağını garanti gören Ak parti,Sezen ile sağın yani demokratların,laik kesimin oylarını da alacağını garanti görsede yüzde 32’lerde olan oyların bugün yüzde 25 seviyelerinde seyrettiğini görünce “biz nerde yanlış yaptık” şarkısını söylemeye başlamıştır.
İl Başkanlığı koltuğuna oturalı bir yıl olan Sezen’in iktidarın gücünü gösteren, anlatan, aktaran bir basın toplantısına şahit olmadık.Hükümetin yaptığı yatırımların başında yapılan icraatı anlatan hiçbir söylemini duymadık,yayınlayamadık,yazamadık.Siyaseti bürokratlar yaptı,yatırımları arada sırada da olsa yarım ağızla anlatarak haber yapmamıza olanak sundular.Geldi seçimler….Emir’in aday olması ile sanki parti içinde dün kazan kaldıranlar bugünde bu tavırlarını sürdürmekte gibi bir hava hakim.Bir önceki yazımda yazdığım gibi,Birinci sıra adayı Şemsettin Emir’e yaklaşmayanlar bugün yanında yer alma yarışı verirken,küskünler kuyu kazma yarışı büyük bir hızda devam etmekte ve il başkanı ortalıkta görünmemekle beraber bu kötü gidişede müdahil olmamaktadır.Mümkün olduğunca Emir ile yan yana gelmemekte,partinin kadın kolları,gençlik kolları kim varsa hepsi sanki talimatlıymış gibi geri durmaktadır.Aslında Ak Parti Edirne’de virajı kabak lastikli bir arabayla almaktadır.Bu virajı geçerse kabak lastikler değişecek ama önemli olan bu virajı almasıdır.
Kısadan hisse Rafet Sezen bu işi kıvıramamakta, iktidarın gücünü kısık sesiyle ne kadar haykırmaya çalışsa da halk bunu duymamaktadır.
Şemsettin Emir tek başına sahada mücadelesini vererek sıkmadık, el temas etmedik göz,açmadık kapı bırakmamaktadır.Daha iki hafta önce oy oranları yüzde 20 seviyelerinde gezen Ak Parti Edirne’de şu sıralarda yüzde 30’lara merdiven dayamaktadır ve bunu tüm engellemelere rağmen Emir ve ekibinin başarısı ile yapmaktadır.
Nasıl geçmiş yıllarda Ak partinin kalesi içerden bazı kişilerce yıkıldıysa,bugünde iktidar hırsı olanlar,fırsatçılar,güçten nemalananlar tarafından yıkılmaya çalışılmaktadır.Adayının arkasından koşmayanlar yarın sevince ortak olmak isteyince o zaman ne olacak ben onu çok merak ediyorum.
Halk deli,dolu olan Edirne siyasetine çeki düzen verecek olan,bürokraside tıkanan yolları açacak olan,kapalı kapılar arkasında pazarlıklar yapanların pazarını bozan ve bozacak olan Şemsettin’e çoktan desteğini vermiş ama bile.Onun için muhalefeti,iktidarı kim olursa olsun Edirne için çalışacak adamların oraya gitmesi lazım.Yoksa ne ala be! Çantada keklik adaylık sevdası ile yola çıkanları biraz düşünün.Edirne için ne yaparlar?Hiç bir şey.Sadece Milletvekilliği maaşı almalarına olanak sağlarsınız o kadar.Geçmişte bunları gördük.Bir daha görmek istemiyoruz….