Roma İmparatorluğu döneminde kentin korunması için yapılan kalenin dört büyük surundan biri olan Makedonya Kulesi’nin müze olabilmesi için kollar sıvandı.
Edirne Valisi Hasan Duruer’in girişimleri ile arkeoloji müzesi olarak faaliyet gösterecek olan Makedonya kulesinin etrafındaki kötü görüntülerin temizlenilmesine başlandı.
Bir süre önce yapılan düzenleme ile sadece çevre düzenlemesi yapılarak tanzimi yapılan kule etrafı, kaderine terk edilerek sözde halkın ziyaretine sunulmuştu.
Geçirdiği deprem ve yangının ardından kentin siluetini bozduğu gerekçesiyle 1953'te belli katları dinamitle patlatıldığı iddia edilen, şimdilerde ise kentin ortasında binalar arasında kalan Makedonya Kulesi artık müze olma yolunda.
Makedonya Kulesi'nin restorasyonu ve çevre düzenlemesi için Trakya Kalkınma Ajansı'na sunulan projenin kabul edilmesi ile başlayan süreçte ilk somut çalışma kısa adı TREDAŞ olan Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine ait olan eski trafo binasının yıkılması ile başladı.
Yıkım çalışması hakkında bilgi veren Edirne Valisi Hasan Duruer kulenin hemen dibinde bulunan ve görüntü kirliliği yaratan trafo binasının yıkımına başlandığını belirterek “bu şehirde çirkinlik meydana getiren ve daha sora yapılan, şehrin güzelliğini bozan yapıları, tabelaları ve buna benzer öğeleri kaldırmak düşüncesiyle Makedonya kulesi etrafını temizliyoruz.Burasını küçük objelerin sergilendiği, seyir terasının bulunduğu arkeoloji müzesi haline getirmeyi düşünüyoruz”dedi.
Kurulun 1991 yılında almış olduğu bir karar ile yıkım onayı verildiğini ancak bugüne kadar yıkım yapılmadığını hatırlatan Vali Duruer “zamanında keşke yapılmasaydı ve zamanında keşke yıkılabilseydi.Şehre sahip çıkılabilseydi çok daha isabetli olurdu.Tememni ederiz ki bundan sonra tarihi şehre sahip çıkılmış olur”şeklinde konuştu.
Daha sonra eski trafo binası kepçe darbeleri ve işçi yardımı ile yıkıldı.
Yıkım sonrasında oluşan toz ise çevre esnafı rahatsız etti.
Öte yandan trafonun yıkımının yapılması sırasında Makedonya kulesinin hemen dibinde bulunan büyük aydınlatma direğinin sökülmeyecek olması ise eleştiri konusu oldu.Direğin tarihi dokuya zarar veren en önemli objelerden olduğu ve çevre binalarında kötü görüntü oluşturduğu belirtildi.Tredaş yetkilileri ise bahse konu direğin sökülmesinin söz konusu olmadığını kaydetti.
Edirne Kalesi'nin dört büyük burcundan olan Makedonya Kulesi'nin, Abdülhamit döneminde üzerine saat takılmasıyla "Saatli Kule", "Memleket Saati" gibi isimlerle anıldığı bilinmekte. Roma İmparatoru Hadrianus tarafından yaptırılan Edirne (Hadrianopolis) Kalesi'nin burçları, Bizanslılar zamanında yeniden düzenlenmiş ve Üç Şerefeli Camii yakınındaki burç, Makedonya Kulesi olarak anılmıştır. Daha sonra 1885'te burcun üzerine dönemin valisi Hacı İzzet Paşa tarafından yapım masrafı belediye bütçesinden karşılanan ahşap kule yaptırılmıştır. Kuleye saat konulmasıyla 'saatli kule ve Memleket Saati' isimleriyle anılmaya başlayan yapının ahşap kısmı, bir yangın sonucu yok olmuş daha sonra 1893'te ahşap olan kısım tuğla ve taştan yeniden inşa edilmişti. Neoklasik tarzıyla Osmanlı saat kulelerinin arasında en dikkat çekici Makedonya Kulesi'nin 1953'teki depremde de zarar gördüğü biliniyor.
İddiaya göre, 1953'te Edirne Belediyesi, Makedonya Kulesi'nin kent siluetine zarar verip vermediği yönünde İstanbul Teknik Üniversitesi'nden rapor istedi. Rapor doğrultusunda, 6 Temmuz 1953'te dönemin Belediye Başkanı Sabahattin Parsoy tarafından verilen emirle, kulenin bir kaç katı dinamitle yıkıldı.
Kültür Bakanlığı'nca 1990 yılında kısmen restore edilen kulede, Edirne Valiliğince, arkeolog Şahin Yıldırım'ın başkanlığında 2002 ve 2003 yıllarında yapılan kazı çalışmalarında Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait önemli bulgulara ulaşılmış ve kazı alanı Kentsel Arkeoloji Parkı olarak düzenlenerek ziyarete açılmıştı.