Zor meslekle iştigal ettiğimizi her defasında söyler dururum! Özelikle genç kardeşlerimize anlatır,geçmişin izlerini taşıdığımızı,bizden önceki bazı duayenlerin mesleği kirleterek kamuoyunda yer yer kötü bir imaj bıraktığını söyler dururum.
Gazeteci; kamuoyunu doğru bir şekilde aydınlatmak,haberi kirleterek değil,doğrularla yazarak kaleme almak durumundadır.Ama maalesef birilerinin ayağına basıldığında yada tavuğuna kış denildiğinde o zaman ortaya “çamur at izi kalsın”cinsinden yakıştırmalar çıkabilir.
Her zaman bu meslekte hak savunduğum,hak aradığım ortamlarda bulunmuş,dünün kötü izlerini silmek adına büyüklerimizin bize bıraktığı kötü mirası yok etmek adına mesleğimizi ve meslektaşlarımızı hep doğrudan yana tutmuşumdur.
Şimdi size başımızdan geçen ve yaşananları bir bir anlatmamızı gerektiren bir durumdan bahsetmek itiyorum.
Evet dün CHP il Başkanlığı’nda yaşanan bir olayda insanların kafasında ki gazeteci imajını kıramadığımızı bir kez daha gözler önüne serildiğine şahit oldum.CHP Edirne Milletvekili Erdin Bircan’ın basın toplantısına iştirak etmiş diğer arkadaşlarım gibi toplantıyı takip etmiştik.Toplantı sonunda İl Başkanı Fevzi Pekcanlı’nın odasına giderek orada birkaç arkadaşımızla sohbet edelim istedik.O esnada odaya giren bir kişi il başkanına Edirne Haber gazetesinin sahibini sorarak öğrenmeye çalıştı.Öğrendikten sonrada hoş olmayan sözler sarf ederek meslektaşımızı karalamaya başladı.Dahada önemlisi İl Başkanına “yahu benim Genel Başkanımın geldiği gün bu gazete haberi küçücük koyuyor,Meral Akşener’in haberini kocaman koyuyor?”diyerek bunu nasıl yaptığının hesabını sordu. “Kaldı ki istediği gibi koyar bunun sorgu mercii sen değilsin!”Ancak sonradan devamla “bizim belediye başkanımız bunlara para ödemiyor mu?Biz bunların hepsine para vermiyor muyuz?” diyerek durumu farklı noktalara çekmeye başladı. Yani “Belediye olarak parayı biz veriyoruz bizim borazanımızı öttürmeleri gerekmiyor mu?Ben bugün yapılacak olan grup toplantısında bunun hesabını soracağım”dedi ve şiddetini arttırarak ve hızını alamayarak “bunları biz besliyoruz,bunların yaptığına bak” gibi laflarla devam etti….
Üzerime vazife değildi ama savunmak durumundaydım!....Odada Arzu Özdemir kardeşimiz ve İl Başkanı Fevzi Pekcanlı vardı.Başımı kaldırarak kim olduğunu bilmediğim kişiye “bakın az önce toplantıda parti olarak Ak Partinin basına uyguladığı sansür,baskı ve politikayı eleştiriyor ve konuşuyordunuz.Şimdi ise kalkmış burada yerel anlamda basını biz besliyoruz yerel basın bizim dediğimizi neden yazmıyor diye sitemler ediyor,çelişiyorsunuz?”deyince Edirne’de bulunan tüm camiamızı hedef alan konuşmalarına devam etti ve zaman zaman odada tansiyonun yükselmesine neden oldu ve sonunda İl Başkanı “atın bu adamı dışarı diyerek atılmasını araya giren Erdin Bircan’la beraber sağladı.İl Genel Meclis üyeleri Erdal Akgün,Mehmet Geçmiş,Gençlik Kolları Başkanı Kutay Özköse ve daha birkaç kişi olayı anlamaya çalışıyor olup bitenler karşısında şaşkınlıkları gizleyemiyorlardı!
Kim olduğunu bilmediğim kişiyi sonradan öğrendik ki; Meclis Üyesi Ramazan Tanal isimli bir kişiymiş.Ben şahsen tanımıyorum ama becerilerini Sedefçi döneminden duyuyordum.Belki o an hiddetlendi söyledi,belki birilerini hedef aldı ama yanlıştı ve odada gazeteciler varken bu lafı etmesi,başta beni ve benim gibi düşünenleri rahatsız etmişti.Arzu yaşananlardan dolayı tir tir titriyordu.Korkmuş ve bi o kadarda endişeliydi.her şeyden önce bir bayanın yanında veya İl Başkanın makamında nasıl konuşulacağını bilmeyen biriydi bu kişi…
Zaman zaman banada atıfta bulundu ama bizim boş laflara karnımız tok…İddia değil belgeyle konuşacak ki göreyim! Elbette aramızda çürük yumurta yok mu?Var! Bizimde derdimiz bunlar ama bunları bildiğin bir şey varsa açıklayın ki millet bilsin.Öyle ortaya karışık olmaz….
Aslına bakarsanız bu gibi konular demek ki grup toplantılarında yada CHP’liler arasında farklı konuşuluyor.Yaptığı hizmet yada iş karşılığı para alan arkadaşlarımız (ki bunlar asla ve asla gazeteci-muhabir değildir patrondur) işte ben bunların karıştırılmasına karşıyım ve Tanal’a olan tepkimde bu yöndedir.Biz emekçileri bu şekilde karalamana izin vermem!Bu meslekte sahada olan ve işini yapan zaten üç,beş kişi kaldık.Ama gençleri sana yedirtmem,onları kirli sözlerinizle kirlettirmem!Bu şekilde konuşmalar,iddialar mesleğin önünü tıkar,yarın CHP olarak açıklama yapmaya kalktığınızda karşınızda sizi kamuoyuna taşıyacak olan gazeteci bulamazsınız.Lütfen iyi düşünün! Şakşakçılarla,yalaka kalemleri ayırın.Varsa bildiğiniz çıkın söyleyin.
Bu yaşananları CHP’ye mal etmek doğru olmadığı gibi ilgilerinde bu konuyu böyle bırakmayacağı düşüncesindeyim…Unutmayın ki; siyaset ahlak işidir.Siyasette ahlak kalmadığı gibi,biz gazeteciler gibi üç,beş dürüst siyasetçi kalmıştır.Aklınızı başınıza koyarak yaptığınız hatanın farkına varın ve yarın öbür gün toplantılarınızda yalnız kalmayın….