Edirne'de köyden kente göçün azaltılması, küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi ve sayısının artırılması amacıyla "Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Sebebim Var Projesi" adı altında bir projenin hayata geçirildiğini görüyorum….
Uygulanan projenin ana yüklenicileri Ziraat Bankası ve Tarım ve Orman İl Müdürlüğü.Ancak destek yani lojistik manada ise Edirne Valiliği İl Özel İdaresi var…
Tamamen köylünün üretimini arttırmak adına uygulanacak mükemmel bir düşünce.Ve Valiliğin bu proje içerisinde olması yani lojistik açıdan destek veriyor olması devletin varlığını hissettirmesi bakımından önemli…
Tarım ve Orman İl Müdürlüğü konferans salonunda düzenlenen imza törenine maalesef katılamadım.İzlenimlerim ve edindiğim bilgiler ışığında bu projenin “laf olsun torba dolsun” diye yapıldığını da üzülerek söylemek istiyorum….
Kimse bu konuda sayın valimize davulun sesinin uzaktan hoş geldiğini anlatmamış olmalı… Projeden kısaca bahsetmek gerekirse 150 bin TL tutarında Ziraat Bankasından kullanılacak kredinin 100 bin TL’sinin sıfır faiz, geriye kalan kısmının da çok düşük bir faiz oranıyla (yani yüzde 4.5 gibi) 7 yıl geri ödemeli kullandırılacağını anlıyorum.
İlimizde 350 bin olan küçükbaş havan sayısını 500 bine çıkaracak bu projede Valilik; yani Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ne yapacak?
Koyun ırklarını belirleyecek.Hayvan temin edilecek (damızlıkçı) işletmeleri belirleyecek, potansiyel üretici işletmeleri tespit edecek.Hayvanların ilgili üreticilere teslimini sağlayacak,kaliteli ve uygun maliyetli yem tedariki firmalarını,hayvan kesimi yapacak firmaları belirleyecek.Üç aylık periyotlarla işletmelerin kontrolünü sağlayacak ve portal üzerinden projenin takibini ve raporlamasını yapacak.
Peki Ziraat Bankası ne yapacak? Üretici işletmelerle ilgili kredi değerlendirmelerini yapacak.Kredi kullandırmaya uygun olan üreticileri valiliğe bildirecek.Kredi ile ilgili operasyonları yapacak.Şubelerin koordinasyonunu sağlayıp, hayvan ve yem bedellerini satıcı hesaplarına aktararak,işletmelerde düzenli kontrol yapacak.İşte burada işler anlatılanın dışına çıkacak gibi duruyor.
O gün düzenlenen toplantıda soru-cevap yoktu! Başlar önde,anlayan anladığını anlamaya-algılamaya çalışıyor, anlamayan taze gelin gibi birilerine sormaya çalışıyor.Vay be ne güzel değil mi?Size 150 bin TL gibi bir rakam verilecek!!!Koyunları alacağız,ağıllara koyacağız…
Yahu Ziraat Bankası adama kolay kolay kredi verir mi?Sayın Ziraat bankası yetkilisi bu konuda ne açıklama yapıyor,nede konuşma!Lafa gelince kredi vermek kolay.Lakin krediyi almak o kadar kolay değil.
Krediyi almak için neler lazım? İşte zurnanın “zart” dediği yer burası!
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmalı.
Halen kendi adına koyun yetiştiriciliği yapıyor olmalı.
Asgari 100 baş kapasiteli ağıl sahibi (mülk/kira) olmalı.
Hayvan sayısını asgari 100 başa çıkarmalı.
Yıllık kaba yem ihtiyacının asgari %50’sini kendisi yetiştirmeli
Mera kullanma imkanına sahip olmalı.
Kredi kullanmaya engel hali olmamalı.
Oldu canım!!!
Peki kredi koşullarına bir bakalım!
Üretici başına azami 150 bin TL.,
Yatırım kredilerinde 12 ay ödemesiz dönem – azami 7 yıl vade,
İşletme kredilerinde azami 18 ay vade,
100 bin TL’ye kadar yüzde 100 faiz indirimli (Mevcut Hayvansal üretim borcu bu tutarda düşülür.)
Teminat hayvan rehni + iki adet kefil + kuzu satışlarının temliki
Kefalet şartının sağlanamaması halinde ipotek, KGF kefaleti vb diğer teminatlar alınır.
Hayvan alımı yoksa Proje kapsamında işletme kredisi kullandırılmaz.
Ödemeler satıcılara yapılır.
Buraya kadar Türk çiftçisinin durumu zaten ortaya konmuş durumda.Şimdi gelelim kimsenin konuşamadığı kısma.
Eğer Ziraat bankasının koyun başına vereceği miktara bakacak olursak, anladığım kadarı ile 880 TL koyun başı gibi…Eğer piyasada bu rakama koyun varsa anırmaya hazır olacak bir sürü üretici var, bilginiz olsun…Bugün bir koyun nereden bakarsanız bakın bin 800 TL ile 2 bin TL arasında.Siz ne dediğinizi biliyor musunuz?
Kefil istemiş.Hemide iki tane.Bugün bırakın kefil olacak adamı,krediyi kullanacak adam bile çiziksiz değil.Yani bankadan kredi uygunluğu söz konusu bile değil. (Müdürüm okurken haklılığım için bıyık altından gülüyor şu an)
Hele şu maddeye bakın! Yani şarta!!! Yıllık kaba yem ihtiyacının asgari %50’sini kendisi yetiştirmeli,mera kullanma imkanına sahip olmalı deniliyor.Yahu yem bitkisi ekeceksin,2 sene bekleyeceksin ki o meradan yem alıp hayvanlara veresin.Eee nasıl olacak?Kredi günü geldi çattı ama ortada bir şey yok…
Kredi hayvan başına mı olacak,yoksa genel mi?60 koyunum var.40 tane daha lazım.Bunun için kredi alabilecek miyim? Kredi standart mı?Alan yada alabilen varsa bir zahmet söylesin.Müracaatlar başladı ama alınacak gibi durmuyor.Zaten bu tür bir kredi uygulaması vardı.Bunu yeni bir şeymiş gibi sunmanın anlamı ne?Fatma Aksal Vekil ile konuyu konuşmak,irdelemek adına kendisini aradık ama çok yoğun olduğu için açmayı bırakın dönüş bile yapmadı.Hoş gerçi bilgisi olduğunu da sanmıyorum…
Bakın! Bugün oldu da koyunları aldık.5 ay baktık.5 ay sonra koça saldık.10 ay beklemek gerekiyor.Aldığın kuzu 6 aylık olursa belki o fiyata olur.Peki 6 aylık kuzu koça salınır mı?10 aylık olmadan asla ve katta salınmaz….10 ay sonra kredinin ödemesi gelecek.Ben bunu nasıl ödeyeceğim? Bana biri bunu mantıklı bir şekilde anlatsın.
Bu yüzden diyorum ki! Sahadan bilgi alınmadan uygulamaya konulan bir proje olmuş.Tabir yerindeyse üretici vallahi gülüyor.Keşke bu konu Valimize anlatılsaydı da; Valimiz bunu bir değerlendirseydi! Ha anlatıldıysa bir şey diyemem…
Ben burada Ziraat bankası yetkilisinden sorularıma cevap bekliyorum.Kredi uygulaması güzel ama bu şekilde değil…
Şartı,şurtu biraz değiştirirseniz olur.Ama banka kendini bu sallanan piyasada riske eder mi onu da siz düşünün?Köylüyü köyünde yaşatmak istiyor,üretime,üreticiye destek olmak istiyorsak bence bunları biraz daha gözden geçirin.Bugün her banka gerekli ipoteği gösterdikten sonra zaten krediyi veriyor.Ama bizim çiftçide ipoteksiz bir şey kaldı mı?Kefil olacak adam var mı? 880 TL’ye kuzu var mı?